AÇIK DENİZ / Yahya Kemal Beyatlı
Balkan şehirlerinde geçerken çocukluğum;
Her lâhza bir alev gibi hasretti duyduğum.
Kalbimde vardı “Byron”u bedbaht eden melâl
Gezdim o yaşta dağları, hulyâm içinde lâl…
Aldım Rakofça kırlarının hür havâsını,
Duydum, akıncı cedlerimin ihtirâsını,
Her yaz, şimâle doğru asırlarca bir koşu…
Bağrımda bir akis gibi kalmış uğultulu…
Mağlûpken ordu, yaslı dururken bütün vatan,
Rü’yâma girdi her gece bir fâtihâne zan.
Hicretlerin bakıyyesi hicranlı duygular…
Mahzun hudutların ötesinden akan sular,
Gönlümde hep o zanla berâber çağıldadı,
Bildim nedir ufuktaki sonsuzluğun tadı!
Bir gün dedim ki “istemem artık ne yer ne yâr!”
Çıktım sürekli gurbete, gezdim diyar diyar;
Gittim son diyâra ki serhaddidir yerin,
Hâlâ dilimdedir tuzu engin denizlerin!
Garbin ucunda, son kıyıdan en gürültülü
Bir med zamânı, gökyüzü kurşunla örtülü,
Gördüm deniz dedikleri bin başlı ejderi;
Gördüm güzel vücûdunu zümrütliyen deri
Keskin bir ürperişle kımıldadı anbean;
Baktım ve anladım ki o ejderdi canlanan.
Sonsuz ufuktan âh o ne coşkun gelişti o!
Birden nasıl toparlanarak kükremişti o!
Yelken, vapur ne varsa kaçışmış limanlara,
Yalnız onundu koskoca meydan ve manzara!
Yalnız o kalmış ortada, âsi ve bağrı hûn,
Bin mağra ağzı açmış, ulurken uzun uzun…
Sezdim bir âşina gibi, heybetli hüznünü!
Rûhunla karşı karşıya kaldım o med günü,
Şekvânı dinledim, ezelî muztarip deniz!
Duydum ki rûhumuzla bu gurbette sendeniz,
Dindirmez anladım bunu hiç bir güzel kıyı;
Bir bitmeyen susuzluğa benzer bu ağrıyı.
“AÇIK DENİZ”: MED İÇİN YAZILMIŞ BİR CEZİR / Ergun Tavlan
“Açık Deniz”, Yahya Kemal kültünün de hikayesi aynı zamanda: en çok beklettiği şiir: on beş yılda yazılmış: “Bu şiiri 1910’da Bretanya sahilinde Roscoff şehrinde, oradaki cezir ve med akşamlarında hissetmiştim.”
Bretanya’da hissediyor, imparatorlukta başlıyor, cumhuriyette bitiriyor. Çok uzun bir süre. Başlayan adam ile bitiren adam aynı adam mıdır?
Hep bir Türk Destanı yazma hayali kurmuş ama yazamamış. O hayalin önüne ancak “Açık Deniz” gibi birkaç lirik parça atabilmiş.
Kafiye düşürmek için kullanılan sözcükler barındırmasına, dolgu sıkıntısına, Lord Byron’ı mezarında ters döndürmesine, tam bir embroglio yaratmasına rağmen doksan yedi yıl ayakta kalabilmiş bir şiir. Bir hasret şiiri. Hasretin nesnesini kapatarak okuduğunuzda olağanüstü bir eserle karşı karşıya olduğunuzu görürsünüz. Ama kim kapatarak okur bir şiiri?